Çaça Balığı
Clupeidae familyasından olan çaça balıkları ılıman ve az soğuk olan denizlerde yaşarlar.

Clupeidae familyasından olan çaça balıkları ılıman ve az soğuk olan denizlerde yaşarlar. Orta ve üst sularda büyük sürüler halinde dolaşıp zaman zaman dibe yakın gezerler. Denizlerimizde bulunan türünün bilimsel adı Sprattus sprattus'tur. Çaçaların ortalama boyları 7-8 cm olmasına rağmen Kuzey Batı Karadeniz'de 12-13 santime ulaşanlarına rastlanır.
Genellikle Karadeniz'de bulunan çaça balıkları ocak ayında srülen halinde İstanbul Bogazı'na girip ordan da Marmara'ya geçerek göçlerini tamamlarlar. Mayıs ayında ise Marmara'dan İstanbul Bogazı'na ve Karadeniz'e çıkış yaparlar. Soğuk sulara dayanıklı oolduklarından Marmara'ya en son göç eden balıklardandır.
Çaça balığı yanlarından yassı olup, füze biçimindedir. Pulları iri olup gövdesine iyice intibak etmemiştir. Sürü halinde giderlerken ani dönüş yaptıklarında suyun içinde dahi pul dökebilir. Alt çenesi üst çenesine doğru kıvrık, küçük bir ağızı vardır. Dişleri yoktur. Çaça balığının gözleri irice, kafası ise gövdesine göre normal büyüklüktedir. Sırtı lacivert, mavimsi ve yeşil, yanları gümüşi, karın ise beyazdır. Sırt yüzgeci tektir.Gögüs, karın ise beyazdır. Sırt yüzgeçi tektir. Göğüs, karın ve anüs yüzgeçleri küçüktür. Kuyruk yüzgeçinin büyüklüğü gövdesi ile orantılıdır. Yapı itibari ile narindir ve pelajik balıkların en küçüklerindendir. Çaçaların yüzme keseleri vardır, yanal çizgileri belirgindir. Palamut, uskumru, lüfer gibi balıklara kolay yem olan çaça balıklar,iri bir balık görünümünü verebilmek için birbirlerine çok yakın yüzerek kendilerini korumaya çalışırlar. Kendilerine yapılan bir saldırı anında suya küme halinde pul bırakıp saldıran balığı yanıltmaya çalışırlar.
Beyaz kış kış taşlarıyla sürülmek sureti ile kepçeyle, manyat ve tarlakoz ağlarıyla veyadalyanlarda yakalanırlar.Çaça balığının başlıca yemi planktonlardır. Yemli lüfer, palamut ve torik avında yem olarak kullanılır.
Çaça balığının etyi lezzetlidir. Izgarası nefis olur. Ayrıca temizlendikten sonra üçü, dördü bir arada yumurtalı bulamaca batırılıp tavası yapılır.
Kepçe İle Çaça Avı
Mayıs başlarında, Karadeniz'e çıkışı sıarsında İstanbul Boğazı'nda Kandilli, Arnavutköy, Rumelihisarı gibi kıyıları akıntılı olan sahillerden geniş ağızlı ve uzun torlu kepçelerle yapılır. Av şekli gümüş balığınınki gibidir.
Çaça sürüsü kıyıdan görüldükten sonra sürünün akış yönünğnilerisinde bulunan kişi elindeki geniş ağızlı kepçeyi yavaşça denize daldırır ve kıyıya dayar. Suların üzerine doğru akışıyla kepçenin toru şişer ve bir torba biçimini alır.Bu sırada ellerinde çok uzun sopalar ve uçlarında iple bağlı beyaz yassı taşlar bulunan av aletlerini iki kişi sürünün arkasından kıyı yolu ve biraz açığından denize daldırarak hareket ettirirler. Beyaz taşların suda hareketleri ve üzerlerine gelmesi ile sürüyü ürkütüp kepçenin ağzına doğru sürerler. Aöıktaki "kış kış taşı" sürünün kıyıya sıkışmasını, kıyıdaki ise kepçeye doğru hareket etmesini sağlar. Çaça balığı hep sürü halinde dolaşıp dağılmadığı için küme halinde kepçenin toruna girince kepçe yavaşça denizden kaldırılır ve av tamamlanmış olur.